godfather

 

  • Futbol ve Barış Posta NLP Yazılarından

    Fatih Terim'in stratejileriFutbol Milli Takımımız

    Milli Takımın aldığı sonuçlar ilginç. Dünya şampiyonası seçmelerinde Milli takıma alınmayan sporcular tartışmalar yaratıyor. Şerefli, şerefsiz sözleri havalarda uçuşuyor. Futbola ve Milli takıma bir sinirlilik hakim. Her içerikte olduğu gibi herkes kavga etmeye hazır görünüyor.


    Fatih Terim

    Ben uzman olarak Fatih Terim'i uzun yıllardır takip ediyorum. Galatasaray'da 4 yıllık başarısı ve UEFA şampiyonluğu var. Bu önemli başarı Fiorentina ve Milan başarısızlıkları ile gölgelendi. Milan'dan ayrılmasının sebebi ise çok farklı. Takımdaşlık konferansında konuşma yaparken aldığı bir mesaj şöyle olabilir. “Görevden alındınız, ama sözleşmeniz devam ediyor”. Sebebi ise o zaman oynadığı Telsim reklamı idi. Bu reklamda İtalyan çocukları yalancıdır mesajı veriliyordu, belki de farkında olmadan. Reklam ise Ali Taran tarafından hazırlanmıştı.

    Bu noktadan sonra Fatih Terim “Başarısız olmamak” stratejisini kullanmaya başladı. Özhan Canaydın başkanlığındaki Galatasaray'a döndükten sonra şampiyonluk yaşayamadı.

    Başarılı Olmak Başarısız Olmamak

    Zira Başarısız olmamak başarısız olmak stratejisi olarak şekillenecektir. Sonrasında Ersun Yenal'den devraldığı Teknik direkörlük görevi ile Avrupa Şampiyonasına gidildi. 3.cü olarak bitirilen şampiyonada toplam 450 dakika maç oynayan takım sadece 20 dakika civarında galip durumda oynamıştı. Bu sonucu yaratan en önemli oyuncu ise son dakika gollerini atan Arda idi.

    Sonraki Dünya şampiyonası seçmelerinde katılamayan Milli Takım son olarak son anda Avrupa Şampiyonasına katılmış ama başarılı olmamıştı. Fatih Terim bu başarısızlığı şimdi takıma almadığı futbolcuların şampiyonada kasıtlı olarak oynamadıklarını düşünüyor olabilir. Şimdi ise, Dünya şampiyonası seçmelerinde oynanan 3 maçta alınan 2 puan var. Şampiyonaya katılmak giderek zorlaşacaktır.

    Tabi ki hepimiz Milli takımın başarılı olmasını istiyoruz. Ancak yaşanan olaylar, kızgınlıkla verilen mesajlar, gereksiz tartışmaları sadece Milli Takım ve oyuncularına değil Türk futboluna da zarar veriyor. Seyircilerin ve taraftarların maçlara olan ilgisi giderek azalıyor.

    Zaman Değişiyor, futbol değişiyor, çok kısa anlarda tepki gösteren ve temiz zihinle oynayabilen futbolcular başarılı oluyor. Değişen bu koşullar futbolcuların zihninin tertemiz olmasını gerektiriyor.

    Barı

    Aziz Sancar “Barışı sağlamanın bir yolu olsaydı yapardım, eğer onu başarabilseydim Nobel’den de vazgeçerdim” diyordu konuşmasında. Hem ülkeye, hem de futbola barışın gelmesine hepimizin ihtiyacı var. Barış futboldan da başlayabilir.

    Jupp Derwall

    Fatih Terim'in hatırlaması gereken iki nokta değişimi sağlayabilir. Birincisi Galatasaray'a ilk geldiğinde kullandığı strajileri kullanmak, ikincisi ise birlikte çalıştığı ve çok şey öğrendiği hala saygı ile anılan Jupp Derwall gibi bir “futbol bilgesi” haline dönüşebilmek. Bu olabildiğinde hem Milli Takım, hem de Türk futbolu önemli bir kazanım sağlayacaktır.

    Cengiz Eren

    NLP Uzmanı ve Eğitmeni

    http://www.erenlp.com

    Posta Gazetesi Bölge eklerinde yayınlanmıştır. NLP ile Hayatın Yönetimi Sende köşeleri NLP teknikleri ve NLP bilgileri ile yazılan ve kişisel değişim süreçlerine dair bilgi veren yazılardır.

     

     

  • Listen To Me Marlon

    Marlon Brando GodfatherBir Stevan Riley filmi. Belgesel. Hem de ne belgesel. Marlon Brando'nun sesi kullanılmış. Nasıl mı?

    Sert Bir baba ve alkolik bir anne. Yaşanan tecrübelerin insan hayatını nasıl etkilediğini gözler önüne seriyor. Anne Dodie Henry Fonda'ya yardımcı olmuş bir aktris. O döneme göre uygunsuz davranışları ile tanınan içki içen biri. Babası ve büyüyünce kendisi onu barlardan topluyor.

    Baba ise tam bir bar fedaisi. Şiddeti annesi ve Marlon Brando üzerinde kullanıyor. Evde genellikle ikisi de yok.Annesi için " bize bakacağına içki içmeyi tercih etti" demesi de bu yüzden. Daha sonra Annesini dayak yemekten korumaya başlasa da hasar verilmiş oluyor.

    Yedi yaşındayken kendisini terkeden bakıcı kızın da üzerinde büyük etkisi var. Özgürlük isterken yalnız kaldığını farketmememsi o sebepten.

    Terkedilmiş ve istenmeyen olmak onun hayatını etkileyecektir. Hem de kendi çocuklarına kadar yansıyacaktır.

    Öğrenilmesi gereken şey çocuklukta yaşanan tecrübeler insan hayatını önemli ölçüde etkiliyor. Marlon Brando'da yaşadığı fantastik sayılabilecek hayatı dışarıdan bakıldığında böyle görünse de içeride yaşadığı derin yalnızlık yüzlerce saatlik ses kayıtlarına yansıyor.

    Kendi kendine konuşan duygularını açığa vuramayan biri olduğunu anlıyoruz.

    Kadınlar hayatında önemli. Annesi, kendisi bırakıp giden bakıcısı, kendisinin aktör olmasını sağlayan Stella Adler ve eşleri ve hayatına giren çok sayıda yüzlerce kadın ona yalnızlığını unutturamıyor. Arayıs devam edecektir.

    İstenmeyen olarak hisseden kişi kendisini herkese istetmeye çalışırken, terkedilmemek için terkettirmek stratejisini de kullanacaktır. Hayatına giren kadınları onları aldatarak terkettirir, sanki kendisini yedi yaşında terkeden bakıcısından intikam almak ister gibi.

    Rihtımlar Üzerinde ile aldığı Oscar aynı zamanda kendisini yetiştiren Stella Adler'in başarısıdır aynı zamanda. Rol yapmayın, rölünüzü kendi yaşadığınız duyguları yüzeye taşıyarak yaşayın der. Marlon Brando'da hepsi vardır. Korku, yalnızlık, şiddet hepsi vardır ve bunları ortaya döker ve sahnede bizler de izleriz.

    Sinemanın ne olduğunu da açıklar aynı zamanda. Kendileri birşeyler yapamayan insanlar, filmdeki karakterlere bürünerek film içinde onlar gibi olurlar. Onlar yaptıkça seyirci izler. Tıpkı şimdiki zamanda dizi izleyen insanlar gibi.

    Başkaldıran tarafı seyirciler tarafından sevilir ve ortaya beklenmedik etkiler çıkar.Kendisinin de beklemediği bu sonuç hayatını etkileyecektir. Ünlü, sex sembolü haline gelen, kadınların istediği birine dönüşürken, otorite ile olan savaşı farklı bir hale getirecektir.

    Amerikan halkını eleştirmeye başladığında, Martin Luther King'in yanında yer alarak zenci hareketlerini desteklemesi, kızılderilerin mücadelesine detek vermesi onu gözden düşürür.

    The Godfather filminde oynadığı rol tarihteki en iyi oyunculuk olarak gösterilir. Oscar alır ama Oscar'ı reddeder. Bir kızılderili kız Oscar törenine katılır ve Hollywood'un kızılderililere bakışını eleştirir. Gerçekten de Hollywood sineması kızılderelileri vahşi ve saldırgan olarak göstermiş, filmlerde hep öldürülmüşlerdir.  Böylece ülkenin gerçek sahiplerine ait kültür yokedilir ve mavi ceketliler her zaman kazanır, ya da kovboylar.

    Kendini rahatlatmak için çok sayıda self hipnoz kaseti doldurur ve onları dinleyerek rahatlamaya çalışır. Meditasyon yapar, kısmi rahatlamalar olsa da değişim gerçekleşmez.

    Marlon Brando Listen To Me Marlon

    Yıllar geçmeye devam ettiğinde yalnızlığı arttığı gibi, aktörlükten başka yapacağı birşey olmadığı için sinemaya devam eder. Hollywood sinemasının sermaye ve devletle olan işbirliğini farketse de devam eder.

    Hayatının sonlarına doğru yaşadığı iki olay onun için daha da sarsıcı olacak ve babalığını sorgulamasını sağlayacaktır. İlk eşinden olan oğlu, Tahitili anneden olan kızı Cheyenne'in erkek arakadaşını malikanede öldürmesi ile sarsılır. Oğlu 10 yıl hapis cezası alır ve kendisi de mahkemede iyi baba olmadığını itiraf eder.

    Barış ülkesi olarak gördüğü Tahiti'ye giden ve kızıldereli adı verdiği Cheyenne orada intihar eder ve Marlon Brando'nun hayatı sarsıcı bir senaryo haline dönüşür. Kendi yalnızlığı biraz daha artar ve 1924 yıılnda başlayan hayatı 2004 yılında sona erer.

    Filmdeki önemli replikler:

    Stella Adler'in kendisine söylediği "Kendin ol"
    "Herkes rol yapar, bazıları bundan para kazanır"
    "Hayat bir provadır ama emprovize olarak oynanır"
    "Babam zor bir adamdı ve annem alkolikti"
    "Psikiyatrlara binlerce dolar para ve verdim ama hiçbir işe yaramadı"

    Yüzeyde görünen fantastik hayatın ardında, acılı, yalnız bir hayat yaşamıştır. Sevgi vermekten çok sevgi almaya çalıştığı için, sevmeyi bilememiş, sürekli olarak otorite ile, yönetmenler ile çatışmış, Rıhtımlar Üzerinde oynadığı rol hayatı boyunca devam etmiştir. Platolar üzerinde rolünü Amerikan sinemasını etkiler biçimde yapmış ama kendi hayatını yaşayamamış olduğu söylenebilir.

    Öldüğünde 21 milyon doları aşan bir servet bırakmıştır. Yılda 9 milyon dolarlık bir gelir elde etmeye devam etmektedir ailesi.

    Filmi izlemenizi tavsiye ederim. Kendinizden bir şeyler bulacağınıza ve neden değişim gerektiğine dair güzel bir örnek sayılabilir, Listen to Me Marlon belgeseli.

    Cengiz Eren .11.12.2015

    Kozyatağı http://www.erenlp.com

     

TOP