Yeni "Yıl"da "Yıl"madan
- Son Güncelleme: Çarşamba, 20 Aralık 2017 15:17
- Cengiz EREN tarafından yazıldı.
- Gösterim: 3253
2015
Bu yazıyı okuduktan 4 gün sonra 2015 yılı bitecek. Yılın son yazısı bu anlamda. 2015 yılı Türkiye için pek parlak geçmedi. Çok kayıplar yaşandı, bir kaç seçim, Ortadoğu'da yaşananlar, Rus uçağının düşürülmesi, hergün yeni bir gündem ile uyandık, şiddet arttı, terör arttı. Artanlar huzur ve barış olsaydı ama olmadı. Çok üzülsek de, hayat devam ediyor ve devam edecek.
Yıl
Yeni yıl size neler getirecek, mutluluk, başarı ve huzur getirecek mi? Siz hayatınızı nasıl yöneteceksiniz? Eski modelde devam mı? Yoksa değişimi istediğniz yönde başlatacak mısınız?
Yaşadığımız olaylar daha önce de bahsettiğim gibi bir çok insanın zihinsel süreçlerini etkiledi. Çok kişi kendisi için Bir şey yapamaz hale geldi. Herhangi bir şey sorulduğunda “farketmez” cevabı verenlerin sayısı arttı.
Ne yemek yemek istersin? “Farketmez”, Nereye gidelim? “Farketmez”, Müzik Dinleyelim mi? “Farketmez” cevabı, hayatın yönetiminin başkalarına bırakıldığını gösteren bir sonuç ortaya çıkarır ki, bu çok şey farkettirir.
Anlatmak
Kendilerini giderek daha kötü hisseden ve yaşadığı kötü tecrübeleri anlatan insanların sayısı da çoğaldı. Anlatan anlattıkça, dinleyen dinledikçe benzer kötü tecrübeleri yaşamaya devam edeceklerini bilseler, anlatırlar mı? Bilemem.
İnsanları sınıflandıran, akıllı-aptal, iyi-kötü, güzel-çirkin , doğru-yanlış, işe yarar-işe yaramaz, tembel-çalışkan ve benzeri kelimelerle sınıflandıran insanların sayısında da artma var. Köşe yazılarında da görüyoruz benzer tanımları. Biz sizi kurtarmaya çalıştık ama bunu anlamadınız şeklindeki köşe yazıları da ayrışmayı sağlıyor. Herhangi bir konuda zihnimizde ya da dilimizde bir sınıflama yapıyorsak, kendimizi de bir yere koyuyoruz demektir ki, bu da gelişmenin ve yaratıcılığın kullanılmasını engelleyecektir.
O zaman değişim için ne yapmalı 2016'da. Hem de başından itibaren. Dilde, düşüncede, yaptıklarımız veya yapmadıklarımıza dair inançlarda, duyu organlarımıza yeni bilgiler aktararak değişimi başlatabilirsiniz.
Ne istiyorsunuz?
Dilde değişim. Düşünürken üçüncü tekil şahış yerine “ne yapmak istiyorsun? yerine birinci tekil şahış “ne yapmak istiyorum”u kullanmanız çok şeyi farkettirecektir. Ne yapmak istiyorsunuz? Ne zaman yapmak istiyorsunuz? İstediğiniz sonuç nedir? Bu sonucu elde ettiğinizde neler hissedeceksiniz? Sorularına cevap vermeniz, zaman ve mekan olarak adlandırmanız, kaynaklarınıza uygun sonuçlara ulaşmanızı sağlayacaktır.
İstemediğiniz şeylere net olarak “hayır” diyebilmeniz, sizi istemediğiniz şeyleri yapmaktan koruyacaktır. İlk önermede söyleyemediğiniz “hayır” kelimesi, sonraki önermeleri de kabul etmeniz zorunluluğu doğurabilir.
2016 yılında daha önce yapmadığınız yeni öğrenme süreçlerini başlatmak, değişimi sağlayacak önemli etkenlerden biridir. Kendi kararlarınızla daha önce yapmadığınız bir şey yapmanız veya öğrenmeniz göreceksiniz ki, önemli bir fark ortaya çıkaracaktır. “Fotokopi günler” yaşıyorsanız, sorunlarınız çözülmeyebilir ya da artabilir.
İnsanın Gelişmesi
İnsanın gelişmesi duyu organlarına giren yeni bilgilerle hızlanıyor. Yeni görüntüler, yeni sesler, yeni kokular, yeni tatlar ve yeni yüzeylerle karşılaşabilmek için gitmediğiniz yerlere gitmeniz, görmediğiniz yerleri görmeniz size çok şey kazandıracaktır. Gitmediğimiz, görmediğimiz köyün bizim köyümüz olmayacağını yaşadıklarımızla öğrendik. İşleyen demir aşınsa da, hareket eden insan gelişir. Eskiler bu yüzden “nerede hareket, orada bereket” demişler.
Yapabileceklerinize inanmanız kaynaklarınıza uygun sonuçları hayatınıza getirirken, öğrenme süreçleri ile desteklemek kaynaklarınızı zenginleştirecek ve yaratıcılığınızı ortaya çıkaracaktır. Nobel Bilim ödülünü kazanan Aziz Sancar, bu konuda çok güzel bir örnek. Kendisini tebrik ediyoruz.
Düşünmeden ve Yıl'madan
Tabii en önemlisi, kendi “karar”larınızı verebilmeniz ve sonra da harekete geçmeniz. Kaynaklarınıza uygun olarak verdiğiniz kararları “düşünmeden” ve “sorgulamadan” devam ettiğinizde, istediğiniz sonuçlara ulaşabilmeniz çok kolay.
2016 yılında kendinizi iyi hissederek, -zor görünse de- gülerek, eğlenerek, öğrenerek, iyi hissettiğiniz duyguları sevdiklerinizle paylaşarak, kendi kararlarınızla hayatınızı yönetmenizi diliyorum. Tabii karar sizin.
Gelecek yılda görüşmek üzere. Sevgilerimle.
Cengiz Eren
NLP Uzmanı ve Eğitmeni
16.01 2016
Posta Gazetesi Bölge Eklerinde yayınlanan NLP İle Hayatın Yönetimi Sende köşesinde yayınlanmıştır. Bu köşede NLP tekniklerine ait bilgiler Eylül 2016'dan itibaren yayınlanmaktadır.