Real Madrid Galatasaray
- Son Güncelleme: Çarşamba, 18 Eylül 2013 10:13
- Cengiz EREN tarafından yazıldı.
- Gösterim: 7176
Maç öncesi ve maç sonrası yapılan basın toplantıları. İkisi de içinde bir sürü çelişki taşıyor. Maç sonunda kendisi özür dilese de futbolcuların suçlu olduğunu ifade ediyor Fatih Terim. Şahsiyet mücadelesi kelimeleri futbolcular hakkında ne düşündüğünü gösteriyor. Bize yazık derken ise "bana yazık" demek istemiş olabilir.
İlk 30 dakikada aşırı enerji sarfeden Galatasaray'lı futbolcular, golü yedikten sonra dağılma belirtileri gösteriyor. Sonrasında ise azalan enerjileri ile son bir hamle de sonuç vermeyince tümü ile dağılıyorlar.
Fatih Terim'in Milli takımda çalışması ve orada aldığı iki galibiyetin başka bir anlamı var. Abdullah Avcı takımı iyi hazırlarken Fatih Terim baskısına alışmış Milli Takım oyuncuları oynayamıyorlardı, böyle bir baskı görmedikleri için. Fatih Terim gelip baskıyı yapınca oynadılar. Bu futbolcuların içinde bulunduğu duygusal durumu da gösteriyor. Onlar da acı çekmeden oynayamıyorlar.
Galatasaray'lı oyuncular üzerindeki Fatih Terim baskısı ise, Ünal Aysal ve Milli takım dolayısı ile azalmaya başlıyor ve hocalarının yakında gidebileceğini düşündükleri için oyunda daha kolay haya yapıyorlar. Zaten oyunun bir yerinden sonra Fatih Terim'in ayağa bile kalkmaması bu gösteriyor.
İşviçre maçında Milli Takım'ın aldığı cezalar, Dünya kupasına gidememe, Federasyon'un Fatih Terim'e verdiği 9- 10 maçlık ceza, sonrasında ise Milli Takım'a yeniden çağrılması zaten çok çelişkili bir durum. Galatasaray'ın da bir Waterloo'su var artık. Büyük liderlerin çöküşleri de büyük olur ve bundan Türk Futbolu zarar görür. Aşağıdaki yorumdan da görülebileceği gibi değişen pek birşey yok.
Maç Öncesi Fatih Terim
Hiçbir rakibin İstanbul'a rahat gelemeyeceğinin altını çizen Terim, "Muhakkak her rakibe saygı duyuyoruz ama bize de saygı duyulmasını isteriz. Biz oynuyoruz, mücadele ediyoruz. UEFA Şampiyonlar Ligi'nde geçen senenin belki de en önemli takımıyız. Real Madrid'e elendiğimiz eşleşmenin şekli de farklıdır. Türkiye'de olunca konuyu uzatıyoruz ama Avrupa'da kısa kesiyoruz. Madrid'deki ilk maçta verilmeyen iki penaltı vardı. Ayrıca Burak Yılmaz da haksız şekilde sarı kart gördü ve cezalı duruma düştü. Ayrıca İstanbul'da oynanan maçta Real Madrid'in attığı ilk gol ofsayttı. Muhakkak bizi elemeleri kadar doğal bir şey yok. Kimse karşısında kolay teslim olacak bir Galatasaray beklemesin, özellikle Avrupa'da. Yenilebiliriz ama takımımız yenilirken de kafa tutacaktır. İnşallah yarın güzel bir başlangıç yaparız" diye konuştu.
"Umarım çift haneli puana ulaşırız"
Terim, Real Madrid, Juventus ve Kopenhag takımlarıyla mücadele edecekleri B Grubu'ndaki puan planlarıyla ilgili olarak, "Matematik zor bir şey. 'Şu puanla gruptan çıkarız' derseniz, yanılabilirsiniz. Ama Real Madrid'in favori olduğu bir grupta oynuyoruz. Rakam söylemekten ziyade, her maçı bulunduğumuz konumdan çok daha yüksekte oynamak zorundayız. Böyle bir mücadelenin ne getireceğini de hepimiz aşağı yukarı tahmin ediyoruz. Geride kalan sezonda son 3 maça girilirken, 1 puanımız vardı, 10 puanla bitirdik. Umarım bu sezon da çift haneli rakamlara ulaşırız ve gruptan çıkma ihtimalimiz yükselir" değerlendirmesinde bulundu.
Maç Sonrası Fatih Terim
"Söyleyeceğimiz bir şey var. Ağır şekilde kaybettik. 32. dakikaya kadar rakibin pozisyonu yok ve bizim üç, dört tane pozisyonumuz var. Bu tip maçlarda 32 dakikayı daha nasıl oynayabilirsiniz ki Real Madrid'e karşı? Devreye giriyoruz, dönüyoruz yine 3 metreden gol kaçırıyoruz.
Bunun üstüne onarılmaz bir hatayla gol yiyoruz ve oyuncularımız da düşüyor. Böyle bir takımın karşısında kendi hatalarınızla bu duruma düşürseniz ne fizik olarak ne kafa olarak kaldıramazsınız.Az da oldu daha fazla da olabilirdi. Yazık... Hakikaten bize yazık.
Her şeyi tamam olan bir takıma karşı zaten az hata yapmanız lazım. Ne kadar yapılmaması gereken şey varsa yaparsanız bunun cezasını keserler.6-1 yenilmiş antrenör olarak söylüyorum, ilk 30 dakika Real Madrid'e karşı böyle oynanır. Bu seviyede pardonunuz yok. 30 dakikada rakibiniz abondone etmişsiniz.Sonuç olarak özür diliyorum, bütün kabahat benim. Ben özür diliyorum. Oyuncularımız bize lazım. Ama oyuncular da bazen şahsiyet mücadelesi yapmalıdırlar. Bu kadar güzel koreografi, bu kadar güzel ambiyans... Bunların hepsini biraraya getirince... Özür diliyorum. Bazen elinizden gelen bir şey olmuyor.Bana göre yediğimiz ilk gol kırılma anıdır maçın. O ana kadar pozisyon vermeyen Galatasaray... Böyle bir gol yerseniz bu duruma düşersiniz."